Ana içeriğe atla

Antalya'yı nasıl gezmeli? Kaç gün ayırmalı?


Antalya

Bu sorulara yanıt bulabilmek için Antalya'nın büyüklüklerinden söz etmekte yarar var. İl sınırları batıda Kınık'tan başlıyor. Sınır çizgisinde Xanthos ve Letoon antik kentleri de yer alıyor. Doğuda ise Gazipaşa ilçesinin Kenar beldesine kadar uzanıyor. Kınık'la Kenar'ı bağlayan ve büyük bölümü kıyıyı izleyen karayolunun uzunluğu yaklaşık 500 kilometre. Ortalama bir hızla seyretseniz ve hiç bir yerde durmasanız yaklaşık 8 saat yol almanız gerekir. Gezmiş sayılmazsınız ama böyle de geçmiş olursunuz Antalya'yı bir baştan bir başa.
Binlerce yıllık geçmişi olan uygarlıklar Antalya'da derin izler bırakmış. Batıdan Lykia kentleri başlıyor birbiri peşisıra. Sonra Antalya şehir merkezi yakınlarında yerlerini Pamhylia kentlerine bırakıyor. Antalya il sınırları içinde irili ufaklı 80'e yakın antik kentin kalıntıları bulunuyor. Kimileri çok harap durumda, ki Antalya'yı nasıl gezmeli? Nereleri nasıl dolaşmalı? Kumsalı deve sırtında geçmek mi? Neden olmasın? (Kemer)
mileri iyi korunmuş. Kimilerinde defineciler dışında kimse kazma vurmamış, kimileri ise tüm ayrıntılarıyla ortaya çıkarılmış ve korumaya alınmış. Tamamını dolaşmaya kalksanız en az İ ay ayırmanız gerekir. Antalya aynı zamanda deniz, güneş ve kum turizmi merkezi. Batıda ünlü Letoon ve Patara kumsallarıyla başlıyor il sınırları. Bu kumsallar kilometrelerce uzanıyor. Derinliği ise kimi bölümlerinde 100 metreyi aşıyor. Ayrıca Finike-Kumluca kumsallarını, Adrasan'ı, Olympos-Yanartaş ayrımı arasındaki Çıralı'yı, Kemer'in Tekirova beldesinde başlayıp Antalya'ya ya kadar küçük kesintilerle kilometrelerce uzanan kumsalları, Antalya'dan sonra Lara kumsallarını, Belek turizm alanı içindeki Belek kumsalını, Side'yi, İncekum'u, öncesi ve sonrasıyla Alanya sahil şeridinin ünlü kumsallarını ve Gazipaşa'yı sayabiliriz.
Antalya aynı zamanda yaylalarıyla da ünlüdür. Kıyının hemen yanıbaşından yükselen Torosların yükseltileri arasına gizlenmiş yaylalar, Mayıs-Ekim ayları arasında sahilde 30 derecenin üzerine çıkan ısıdan kurtulma imkanı sağlar. Eskiden toprak olan yayla yollarının önemli bölümü artık asfaltlanmış. Kısa sürede 500-1000 metre yüksekliğe tırmanabilir, çam ormanlarının gölgesinde buz gibi kaynak sularıyla serinleyebilirsiniz. Her adımda bir alabalık çiftliği ve lokantasıyla karşılacaksınız. Alabalık üretimi için her türlü koşul fazlasıyla vardır çünkü.
Yayla yollarının büyük bölümü asfaltlanmıştır asfaltlanmasına ama “Jeep safari”cilerin turistleri toza bulamak için toprak yollar keşfetmeyi sürdürdüklerini de not edelim.

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Kazablanka Gezi Rehberi

Kazablanka Fas'ın Atlantik kıyısında yer alan Kazablanka, ülkenin en büyük şehri ve 3,5 milyonun üzerinde nüfusa sahip en işlek limanıdır. Birçoğu için Casablanca adı, Ingrid Bergman ve Humphrey Bogart'ın oynadığı 1945 filminin romantizmini çağrıştırıyor; ama şehrin gerçekliği biraz farklı. Eski mahalleleri pitoresk Fransız sömürge ve geleneksel Fas mimarisinden adil payına sahip olsa da, Kazablanka'nın modern kimliği tamamen ilerleme ve gelişme ile ilgilidir. Marakeş, Fes, Meknes ve Rabat'ın imparatorluk şehirleri kadar atmosferik değil; ancak kozmopolit sanat mekanları, restoranlar ve gece kulüpleriyle dolu, gelişen bir iş merkezidir. Kazablanka'nın Tarihi  Kazablanka, 8. yüzyılın ortalarında Berber Barghawata krallığının en önemli şehirlerinden biri olarak öne çıktı. 14. yüzyılda Merinidler tarafından kilit liman olarak kullanılmıştır; ve 15. yüzyılda korsanlar için güvenli bir liman olarak biliniyordu. Kazablanka kısa süre sonra Portekiz kontrolü al...

Pakistan-Hindistan Sınırı

Bu arada Hayber'deki sınır kapısında hareketlilik her günkü gibi sürüp gidiyor. Ötelerde buzdolabı ve televizyon yüklü deve ve eşek kervanları kaçakçıların kullandığı yollarda ağır ağır ilerlerken, insan kalabalıkları iki ülke arasında bir o yana bir bu yana gidip geliyor. Sınırdan gelip geçen trafiğin belirgin bir düzeni var. İnsanlar Afganistan'dan boş çuvallar ve çantalarla geliyorlar, sonra satın aldıkları eşyaların ağırlığı altında iki büklüm olmuş geri dönüyorlar (Afganistan'da pirincin fiyatı Pakistan'dakinin iki katı). Beş yaşından daha büyük olmayan bir çocuk, her defasında beş litrelik bir tenekeyi yemeklik yağla doldurarak bir saatten az zaman içinde sınırdan üç kez geçti. Çocuk yağı Afganlı bir tüccar için taşıyordu. Adam yağı daha büyük bir hazneye boşaltıyor ve tenekeyi doldurmak için çocuğu yeniden öbür tarafa yolluyordu. Çocuk son seferinde, kendisini durduran bir sınır muhafızından sıkı bir şamar yedi. O bir Peştun'du, ama daha beş yaşından büyük ...

STORSEİSUNDET BRUG KÖPRÜSÜ

STORSEİSUNDET BRUG KÖPRÜSÜ STORSEİSUNDET BRUG KÖPRÜSÜ Fiziki Konumu Sinir kitzelinin hayranları için kesinlikle gerekli olan alışılmadık köprü Norveç'te bulunuyor. Benzersiz Storseisundet Köprüsü kayalık sahil boyunca uzanan yolun bir parçası. Köprünün asıl özelliği karmaşık viraj ve eğimdir. Yolun bazı yerlerinde köprünün görünen kısmı gerçek bir dalış tahtası anımsatıyor. Storseisundet Köprüsü her açıdan kendine özgü görünüyor. Yerliler, asıl özelliğini yansıtan köprünün orijinal adlarını vermişlerdir. Storseisundet'i 'sarhoş köprü' derler. Köprü Møre og Romsdal Gouvernements'ın topraklarında bulunur ve anakarasını Averøya Adası ile bağlar. Storseisundet Köprüsü, 'Atlantik Yolu' olarak adlandırılan ve 8 köprü barındıran bir parçası. Storseisundet altında en uzun olan köprünün uzantısı 260 metreyi oluşturur. Köprü Temmuz 1989'da açıldı ve o tarihten bu yana binlerce meraklı sürücü ve turisti yeni izlenimler arıyor. Köprü çok tehlikeli görünse de...