Ana içeriğe atla

Çin'in Gelişimi


Ekonominin düzenlenmesine ilişkin idari yöntemlerin yerini giderek ekonomik ve hukuki yöntemler aldı. Eski kamu maliyesi sisteminde yerel gelirler, merkezi makam tarafından toplanarak ilgili birimlere yeniden dağıtılmaktaydı. Bu sistemin yerini, ilginç biçimde adlandırılan "fırınları böl ve ye" sistemi almıştır. Daha basit bir şekilde ifade etmek gerekirse bu yeni sistem, her bölgenin izleme sorumluluklarını üstlenmek için çeşitli kamu maliyeti yöntemlerini uygulamalarına, yani kendi fırınlarını alarak kendi yemeklerini pişirmelerine imkan vermektedir. Devletin tek kayıtlı bütçe sistemi, bir çok kayıtlı sistemle değiştirilmiştir. Çin Halk Bankası, merkez bankası olmaya devam etmektedir. Ancak, çeşitli uzmanlaşmış bankalar şu anda bankacılık faaliyetlerini doğrudan yürütmektedir ve çeşitli banka dışı mali kurumlar oluşturulmuştur. 5. Çin'in dış ticaretinin ıslahı, uluslararası uygulamalar ve Çin'in somut durumuna uygun olarak sürdürülmektedir. İhracat subvansiyonları ve ithalat vergileri kaldırılmış, ticari mallara ilişkin kotalar ve lisans zorunlulukları önemli ölçüde azaltılmış ve Zorunlu ithalat/ihracat planlamasına son verilmiştir. Tarifeler aşamalı olarak azaltılarak daha fazla sayıda yabancı ürünün Çin pazarına girmesine izin verilmiştir. 6. Gelir dağıtım sistemi ıslah edilmiştir. "Herkese çalışmasına göre" şeklindeki ilke başlıca dayanak olarak varlığını korurken çok çeşitli gelir dağıtımı biçimleri kullanılmaktadır. Resmi kurum ve kuruluşlarda ücret yapısı genellikle ücretleri ünvana göre oluşturmaktadır. İşletmelerde toplam bordro, bu işletmenin ekonomik başarısına bağlıdır. İşçilerin ücretleri, kendi katkıları ile orantılıdır. Gelirin yapılan işin miktarına bağlı olmadığı başka sistemler de kabul edilmektedir. Bazı kişiler, bütün toplum için gönencin artırılması yolundaki ortak amaca hizmet ederken öncelikle dürüst çalışarak ve yasal ticari faaliyetlerde bulunarak zengin olabilirler. Aynı zamanda, işsizlik ve emekli aylılıkları üzerinde yoğunlaşan sosyal güvenlik sisteminin ıslahı aşamalı olarak devam etmektedir.

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

İspanya Meydanı Hakkında

İspanya Meydanı Ruhun ve aslında Roma'nın bu bölgesi görkemli. Ürkütücü Vittoriano anıtı, Roma'nın ayakta kalan aristokrasisinin labirent hazine sandığı sarayları - hatta Via Condotti'nin elmaslarla örtülü sakinleri bile - hepsi kendi evreninin merkezindeki bir şehrin coşkulu egosunu temsil ediyor. Ünlü İspanyol Merdivenleri'ne tırmanırken binlerce enstantane boyunca yürürken kürklü bayanları burada göreceksiniz.  Herkesin gezi listesinin başında büyük Barok şekerleme, Trevi Çeşmesi var. Yankesiciler bu turist ağır noktasını desteklediğinden, o cüzdanı çekerken özellikle farkında olun. Çeşmedeki değişiminizi tamamladıktan sonra, kalabalıkları takip edin ve bu mahalleyi keşfetmek için ciddi zaman ayırmaya hazır olun. Roma'nın bir ana caddesi varsa, genellikle şehrin genç bölgelerinden mavi kot pantolonların kireçli bir şekilde göç etmesine benzeyen bir ritüel yürüyüş için Roma gençlerinin sürüsü ile sıkışan Via del Corso. Bu cadde boyunca, gri ve çalkantılı at

Çanakkale Bozcada

ÇANAKKALE - BOZCAADA gezisi Bozcaada havası gibi atmosferi de değişmiş geçen yıllarla. Rumlar gitmiş Avustralya'ya, Yunanistan'a. Karşı kıyıdan köylüler gelmiş. “... Rumlarla kardeş gibi büyüdük. o zaman 800 Türk, 1200 Rum vardı. Ortadan geçen yol mahalleleri ayırırdı. Çok iyi geçinirdik. Hiç kavgamız gürültümüz yoktu. Ne zaman Kıbrıs harbi çıktı, her şey bozuldu...” Sadece Rumlar değil, adanın yerlisi Türklerin de bir çoğu başka yerlere göç etmiş. Yakar Kaptan'ın iki çocuğu var, büyümüş; biri İzmir'de, öteki İstanbul'da oturuyor. Torunlarını yazdan yaza görüyor. Fırtınanın uluyarak sokaklarda koşturduğu kış geceleri kocaman evde hiç kolay geçmiyor. “..çok çalıştım, çok para kazandım ama işte bu motorları aldım. Bu evi kendimiz yaptık. O zaman adada böyle ev yok, saray gibi. Ama kışın vakit geçmek bilmiyor...” O zaman başlıyor devriniz ey hatıralar... Örneğin Midilli'ye gidişleri. “...iki tane liman vardı. Aynı bizim İstanbul'da Tep

Bodrum Sualtı Arkeoloji Müzesi ve Mindos Kapısı

Bodrum Sualtı Arkeoloji Müzesi Müze kalenin içinde. Kaş'ın güney doğusunda bulunan, dünyanın en eski batığı Ulubu­run'dan çıkarılan buluntular ve geminin kalın­tıları burada sergileniyor. 20 metre uzunlu­ğunda ve sedir ağacından yapılan gemi 11 yılda 25.000 dalış yapılarak çıkarılmış. Batıktan çıkarılan Nefertiti'ye ait altın mühür ve yeryüzünün bilinen en eski kitabı bu mü­ zede. Dünyanın en büyük İslam cam eserleri koleksiyonu da Cam Batığı'nda (her gün 08.30-17.30 saatleri arasında açık). Mindos Kapısı MÖ 364'te Büyük İskender'in şehir kuşatma­sı sırasında kapının tahrip olan bölümleri yi­ne kendisi tarafından yaptırılmış. Mindos Kapısı 7 km'lik antik sur duvarlarının batısın­da yer alıyor.