Ana içeriğe atla

Edirne Keşan İlçe Ekonomisi Hakkında


İlçe ekonomisi tarım ve hayvancılık ağırlıklı olmakla birlikte, Keşan'da tarıma dayalı sanayi ve ticaret de gelişmiştir. İlçede ki sanayi tesislerinin sektöre! dağılımı aşağıda gösterilmiştir.  Cumartesi günü kurulan ilçe pazarına yalnız komşu ilçelerden değil, Yunanistan'dan günübir­lik alışveriş için çok sayıda Yunan vatandaşı gel­mektedir. Keşan İlçesi Erikli, Mecidiye, Yayla , Gökçetepe gibi sahilleri ve temiz denizi ile ayrıca İpsala Sınır Kapısı-İstanbul, Kapıkule Sınır kapı­sından gelip Ege'ye inen yol kavşağında olması dolayısıyla gelecekte çok önemli turizm potan­siyeline sahiptir.

Kurulan pazar nedeni ile ilçe merkezi nüfusu cumartesi günleri 100 bine ulaşmaktadır. Ticari hayatın bir başka göstergesi olan borsa işlemleri Keşan Ticaret Borsasında özellikle tarım ve hayvancılık ürünleri üzerinde seyretmektedir

İlçenin toplam yüz ölçümü 108699 hektardır. Bu alanın 52885 hektarı tarım arazisi, 43000 hektarı orman arazisi ve 11519 hektarı çayır-mera arazisidir. Tarım dışı alan ise 1295 hektardır.

İlçemizde yetiştirilen başlıca ürünler buğday, çeltik,ayçiçeği ve ekiliş yönünden en büyük payı buğday daha sonra sırası ile ayçiçeği, mısır ve çeltik almaktadır. İlçemizde Tarımsal üretimin paralelinde hayvancılıkta diğer bir geçim kaynağı durumuna gelmiştir. İlçemizde mera alanlarını daha çok küçükbaş hayvancılığın otlatımına müsait kalitesiz meralar oluşundan dolayı küçükbaş hayvancılık büyükbaş hayvancılığı geri planda bırakmıştır.

Buğday ve Ayçiçeği büyük bir oranı sulanmayan alanlarda ikili münavebe şeklinde üretilmektedir. Çeltik ve mısır sulanabilir alanlarda üretilmektedir. Hayvansal üretim bakımından önemli yer tutan süt üretimini kaliteyi ve pazar payını arttırmak amacı ile Keşan İlçesi Köylere Hizmet Götürme Birliği üyesi 44 köyden 27 köyüne modern süt toplama ve soğutma merkezi kurulmuştur.

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

İspanya Meydanı Hakkında

İspanya Meydanı Ruhun ve aslında Roma'nın bu bölgesi görkemli. Ürkütücü Vittoriano anıtı, Roma'nın ayakta kalan aristokrasisinin labirent hazine sandığı sarayları - hatta Via Condotti'nin elmaslarla örtülü sakinleri bile - hepsi kendi evreninin merkezindeki bir şehrin coşkulu egosunu temsil ediyor. Ünlü İspanyol Merdivenleri'ne tırmanırken binlerce enstantane boyunca yürürken kürklü bayanları burada göreceksiniz.  Herkesin gezi listesinin başında büyük Barok şekerleme, Trevi Çeşmesi var. Yankesiciler bu turist ağır noktasını desteklediğinden, o cüzdanı çekerken özellikle farkında olun. Çeşmedeki değişiminizi tamamladıktan sonra, kalabalıkları takip edin ve bu mahalleyi keşfetmek için ciddi zaman ayırmaya hazır olun. Roma'nın bir ana caddesi varsa, genellikle şehrin genç bölgelerinden mavi kot pantolonların kireçli bir şekilde göç etmesine benzeyen bir ritüel yürüyüş için Roma gençlerinin sürüsü ile sıkışan Via del Corso. Bu cadde boyunca, gri ve çalkantılı at

Çanakkale Bozcada

ÇANAKKALE - BOZCAADA gezisi Bozcaada havası gibi atmosferi de değişmiş geçen yıllarla. Rumlar gitmiş Avustralya'ya, Yunanistan'a. Karşı kıyıdan köylüler gelmiş. “... Rumlarla kardeş gibi büyüdük. o zaman 800 Türk, 1200 Rum vardı. Ortadan geçen yol mahalleleri ayırırdı. Çok iyi geçinirdik. Hiç kavgamız gürültümüz yoktu. Ne zaman Kıbrıs harbi çıktı, her şey bozuldu...” Sadece Rumlar değil, adanın yerlisi Türklerin de bir çoğu başka yerlere göç etmiş. Yakar Kaptan'ın iki çocuğu var, büyümüş; biri İzmir'de, öteki İstanbul'da oturuyor. Torunlarını yazdan yaza görüyor. Fırtınanın uluyarak sokaklarda koşturduğu kış geceleri kocaman evde hiç kolay geçmiyor. “..çok çalıştım, çok para kazandım ama işte bu motorları aldım. Bu evi kendimiz yaptık. O zaman adada böyle ev yok, saray gibi. Ama kışın vakit geçmek bilmiyor...” O zaman başlıyor devriniz ey hatıralar... Örneğin Midilli'ye gidişleri. “...iki tane liman vardı. Aynı bizim İstanbul'da Tep

Bodrum Sualtı Arkeoloji Müzesi ve Mindos Kapısı

Bodrum Sualtı Arkeoloji Müzesi Müze kalenin içinde. Kaş'ın güney doğusunda bulunan, dünyanın en eski batığı Ulubu­run'dan çıkarılan buluntular ve geminin kalın­tıları burada sergileniyor. 20 metre uzunlu­ğunda ve sedir ağacından yapılan gemi 11 yılda 25.000 dalış yapılarak çıkarılmış. Batıktan çıkarılan Nefertiti'ye ait altın mühür ve yeryüzünün bilinen en eski kitabı bu mü­ zede. Dünyanın en büyük İslam cam eserleri koleksiyonu da Cam Batığı'nda (her gün 08.30-17.30 saatleri arasında açık). Mindos Kapısı MÖ 364'te Büyük İskender'in şehir kuşatma­sı sırasında kapının tahrip olan bölümleri yi­ne kendisi tarafından yaptırılmış. Mindos Kapısı 7 km'lik antik sur duvarlarının batısın­da yer alıyor.